Siyasi Kutuplaşmanın Yüksek Olduğu Bir Başka Seçim: Tayland Genel Seçimleri – Damla Cihangir-Tetik


14 Mayıs 2023’te
Tayland’da yapılan seçimlerde 52 milyon seçmene sahip ülkede seçimlere katılım
oranı yüzde 75,2 oldu. İki kamaralı yasama sistemine göre seçmenler, bu genel seçimde 500 sandalyeli Temsilciler
Meclisi için oy verdiler. 250 üyeli Senato’da ise şu anda önceki askeri yönetimin seçtiği 250 temsilci
bulunuyor. Başbakan, iki kamaranın ortak oturumuyla seçiliyor. 67 siyasi
partinin yarıştığı seçimlerin galipleri iki ana muhalefet partisi oldu. Pita
Limjaroenrat liderliğindeki İleri Hareket (Move Forward) Partisi oyların yüzde 36,23’ünü, eski Başbakan Şinatra’yı
destekleyen Pheu Thai Partisi de oyların yüzde 27,66’sını alarak Temsilciler Meclisinde toplam 293 sandalye
kazandı. İki parti koalisyon hükümeti kurma konusunda mutabık kaldı. Seçimlerden önceki Başbakan, Tayland Kraliyet
Ordusu eski Komutanı Prayut’un
partisi Birleşik Thai Ulusu (United Thai Nation) Partisi ise oyların yüzde 11,9’unu alarak üçüncü parti oldu.

Mart ayının başından
itibaren Tayland’da
genel seçim kampanyaları başladı. Başkent Bangkok’un
merkezindeki bütün sokak lambalarının direklerine dahi aralıksız asılan siyasi
parti liderlerinin fotoğrafları ve sloganları zaten bir renk ve insan keşmekeşine
sahip olan şehri daha da hareketli hale getirdi. Tayland, Covid-19 pandemisi süresince
başta turizm gelirlerinden olmak üzere ekonomik olarak en fazla yara alan Güneydoğu
Asya ülkelerinden biri oldu. Siyasi partilerin, özellikle de muhalefetin seçim kampanyalarında,
ekonomik reformlara dair vurgu büyük bir yer kapladı. Bunun yanında, ülkede
2001 yılından itibaren askerin ve burjuvazinin desteklediği, statüko taraftarı siyasi partilerle,
askere ve Kraliyete açıkça muhalif olan ve kendilerini ‘demokrasi yanlıları’ olarak tanımlayanların desteklediği
siyasi gruplar arasında süregelen bir siyasi kutuplaşma mevcut. Bu kutuplaşmanın yansıması son
yirmi yıldır Tayland siyasetinin bir parçası olan askeri darbelere yol açan şiddetli
sokak çatışmaları ve protestolar oldu. Bu ortamda, muhalif siyasi partiler aralıksız
demokratik reformların yapılacağına, askerin ve Kraliyetin siyaset üzerindeki
etkisinin azaltılıp sivil siyaset alanının açılacağına dair vaatlerle
kampanyalarını yürüttüler. Tayland, 14 Mayıs 2023 Pazar günkü genel seçimlere böyle bir toplumsal, ekonomik ve siyasi
atmosferde girdi.

Seçim sonuçlarını
tartışmadan önce Tayland’a
kısaca bir göz atacak olursak; resmi adı Tayland Krallığı olan ülke, 67
milyonu aşan nüfusuyla dünyanın yirminci kalabalık ülkesi. Ülkenin en kalabalık şehri başkent
Bangkok, başta Asya ekonomisi olmak üzere dünya ekonomi ve ticaretinde önemli bir merkez. Tayland 1932’den beri parlamenter monarşiyle yönetiliyor. Ancak, 1946’da Kral Ananda Mahidol’un yatağında uyurken öldürülmesiyle sivil anayasal hükümetin
siyasi gücü zayıfladı, bunun akabinde askeri yönetim iktidara geldi. Günümüze kadar
da Tayland’da askeri
darbeler ve askeri yönetimlerin ya da askerin desteklediği sivil hükümetlerin
iktidara gelmesi süregelen siyasi meselelerden biri halini aldı. Tayland, Soğuk
Savaş döneminde de çeşitli askeri darbeler ve yönetimlerle idare edildi ve Amerika
Birleşik Devletleri’nin
müttefiklerinden biri oldu.

Tayland’ın yakın
siyasi tarihine bakacak olursak 14 Mayıs 2023 seçim sonuçlarının toplumsal ve
siyasi etkisini daha derinlikli bir şekilde anlama imkanına sahip olabiliriz.
2001 yılında, ülkenin güneyinde, Pattani ve çevresinde, daha önce bağımsız Pattani Sultanlığı olan bölgede yaşayan Malay kökenli Müslümanlar Tayland hükümetinin
asimilasyon politikalarına karşı otonomi talebiyle silahlı mücadele başlattılar.
Bu iç çatışma günümüzde de devam etmektedir. 2001 yılındaki asıl  önemli siyasi gelişme ise Thai Rak Thai Partisinin lideri,
eski bir polis memuru olan Taksin Şinavatra’nın başbakan olması oldu. Ancak, 2006 yılında hükümet, Başbakan Şinavatra’nın büyük çapta yolsuzluklar yaptığı ve Kral’a hakaret ettiği iddiasıyla, askeri
darbeyle, Şinavatra yurtdışındayken devrildi. Partinin başına Şinavatra’nın kız kardeşi Yinglak Şinavatra geçti
ve 2011’deki seçimlerde
bu sefer Yinglak başbakan oldu. Başbakan Yinglak’ın Taksin’in kuklası olduğu iddiasıyla Şinavatra karşıtları tarafından
ülke çapında pek çok protesto gerçekleştirildi. 2014 yılında asker tekrar yönetime el koydu. Tayland Kraliyet
Ordusu Komutanı Prayut, 2014-2019 yılları arasındaki askeri hükümetin Başbakanı
oldu. 2019 yılında yapılan seçimlerde asker destekli Halkın Devlet İktidarı (Palang
Paracharath) Partisinin adayı olarak seçildi ve Temsilciler Meclisiyle Senatonun
ortak kararıyla tekrar Başbakan ilan edildi. Şinavatra’nın kızı Paetongtarn Şinavatra ise Ekim 2021’de Şinavatra’nın
destekçileri tarafından kurulan Pheu Thai Partisi’nde görev aldı ve 14 Mayıs 2023 seçimlerine bu partinin Başbakan
adayı olarak seçimlere girdi.

Türkiye
toplumuna hayli uzak ve alakasız gibi görünen Tayland seçimlerinin bu sonuçlarının
Tayland ve Türkiye arasındaki bazı benzerlikleri gözler önünde sermesi açısından
da bizler için önemli olduğunu düşünüyorum. Tarihsel olarak demokratik dönüşüm
süreçlerine benzer yıllarda başlayan, Soğuk Savaş döneminde ABD müttefiki olan
Tayland ve Türkiye’de günümüz siyasi dönüşümünün ve kutuplaşmasının başlangıç ve
artışını da 2000’lerin başından itibaren görüyoruz. Bunun yanında, Tayland’daki
iki kamaralı yasama sistemi ve yürütme açısından barındırdığı handikaplar, 1960
sonrası Türkiye’deki yasama sistemini ve güçler ayrılığı tartışmalarını hatırlatıyor.
Her ne kadar Tayland’daki askeri darbeler, yönetimler ve sonrasında asker
destekli kurulan siyasi partiler ve onların seçimlerle başa geldiği ve kurduğu
hükümetler benzeri bir iktidar süreci Türkiye’de yaşanmamış olsa da 1980 askeri
darbesi sonrasındaki ilk genel seçimler olan 16 Mayıs 1983 seçimlerinde açıkça
askerin desteğiyle kurulan Milliyetçi Demokrasi Partisinin (MDP) seçimlere
favori parti olarak girmesini bizlere hatırlatıyor. Ancak, MDP’nin ve lideri
emekli Orgeneral Turgut Sunalp’in halk tarafından desteklenmemesi, seçim sonuçlarıyla
ağır bir yenilgi alması ve hiç favori olmayan Turgut Özal liderliğindeki
Anavatan Partisi’nin (ANAP) iktidara gelmesi de şüphesiz 2023 Tayland genel seçimlerinin
sonuçlarını andırıyor.

Seçimlere geri
dönecek
olursak, iki kamaralı yasamaya sahip Tayland’daki bu seçim sonuçları bir siyasi kördüğüm (gridlock) ihtimaline işaret
ediyor. Her ne kadar seçimlerden zaferle çıkan iki ana muhalefet partisi
birinci parti çıkan İleri Hareket Partisinin lideri Pita’nın başbakanlığında bir koalisyon hükümeti kurmakta anlaşmış olsa da tüm üyelerinin askeri yönetim tarafından seçildiği Senatonun
Pita’nın Başbakanlığını
kabul edip etmeyeceği şu andaki en büyük muamma. Şayet Pita Başbakan seçilirse
sonrasında dahi ortak karar gerektiren konularda yasamanın iki kolunun ne kadar
çatışmasız ilerleyebileceği de aynı şekilde belirsiz. Ancak, yine
de Tayland 2023 Genel Seçimlerinin gösterdiği şu önemli konuların altını çizmekte fayda var: Son yirmi yılı
aşkın bir süredir siyasi kutuplaşmanın giderek arttığı, hatta sokak çatışmalarına
dahi sebep olduğu bir siyasi atmosferde Tayland, çatışmasız bir seçim kampanya dönemi ve seçim süreci geçirdi. Bunun
yanında ve çok önemli olarak, toplumsal ve siyasi
kesimlerin büyük çoğunluğu seçimlerin özgür ve adil bir şekilde gerçekleştiğine
inanıyor. Demokrasi ve reform yanlılarını temsil eden iki ana siyasi partinin
oylarının toplamının yüzde 64’e
dayanması siyasi pazarlık ve güçlerini şüphesiz artırıyor. Buna rağmen, 1946’dan
itibaren çok güçlü ve etkili bir askeri bürokrasi-burjuva-Kraliyet ittifakının
siyasi ve toplumsal varlığı demokratik dönüşümün kısa sürede ve sancısız olma
ihtimalini azaltıyor.


Damla Cihangir-Tetik is an assistant professor of Political Science and International Relations at the Faculty of Political Sciences (SBF) at Istanbul University since 2021. She received her Ph.D. degree in Political Science from Sabanci University. She completed her graduate education at King`s College London and Athens University. She previously worked at Transparency International Turkey, Istanbul Policy Center (IPC), and Economic Development Foundation (IKV) as an expert and project coordinator. Her research areas include EU Governance and Integration, EU and Turkish Foreign Policies, Development and Cooperation Policies, democratization, and transparency in politics. She published articles in the Journal of European Integration and Journal of Balkan and Near Eastern Studies, book chapters on good governance, democratization, and transparency in the EU; Turkish, EU, and US Foreign Policies; and the Administration of Grand National Assembly of Türkiye (TBMM). She is the co-editor of the book entitled International Relations and Political Science with Simulations, which has been recently published by Istanbul Bilgi University Publications.


Bu yazıya atıf için: Damla Cihangir-Tetik, “Siyasi Kutuplaşmanın Yüksek Olduğu Bir Başka Seçim: Tayland Genel Seçimleri” , Çevrimiçi Yayın, 24 Mayıs 2023, https://www.uikpanorama.com/blog/2023/05/24/dct/


Telif@UIKPanorama. Çevrimiçi olarak yayımlanan yazıların tüm telif hakları Panorama dergisine aittir. Aksi belirtilmediği sürece, yayımlanan yazılarda belirtilen görüşler yalnızca yazarına/yazarlarına aittir. UİK, Global Akademi, Panorama Yayın Kurulu ile editörleri ve diğer yazarları bağlamaz.